1- Çocuğunuzla İngilizce etkinlik yaparken bir rutin oluşturunuz. Daha sık ve kısa süreli etkinliklerle çocuğunuzun keyifli bir öğrenme ortamı içinde zaman geçirmesine katkıda bulunabilirsiniz. Örneğin; günün belli saatlerinde İngilizce oyun oynamak iyi bir fikir olabilir.

2-Büyük olasılıkla çocuğunuzun öğrenme alışkanlıkları ve stilleri sizinkilerden farklı olacaktır çünkü farklı bireylersiniz. Çocuğunuza kendi öğrenme yöntemlerini keşfetmesi için olanak tanımaya çalışınız. Eleştirel olmak yerine sabırla yol gösteriniz.

3-Çocuğunuzla İngilizce oyun oynarken zorlandığı noktalarda ona bilgiyi hemen aktarmayınız. Bunun yerine vermek istediğiniz bilgileri, ona sorular sorarak çocuğunuzun kanıya varmasını sağlayınız. Bir deneyiniz; hiç zor olmadığını göreceksiniz.

4- Çocuğunuzun sürekli bir biçimde İngilizce duymasına yardımcı olunuz. Bu yaşlarda en önemli unsur bol miktarda dil girdisine maruz kalmak ve dil öğrenmeye dair olumlu duygu geliştirmektir. Bunu kendinize ana hedef olarak koymalısınız.

5- Çocuğunuza sürekli hikâye okuyunuz. Diyalog temelli okuma yaklaşımı; çocuğunuzu okuma serüveninde mümkün olduğu kadar aktif tutmanızı vurgular. Ona, kitabın kapağıyla ilgili sorular sorunuz veya kitaptaki görsellerde bulunan nesneleri göstermesini isteyiniz.

6- İngilizce şarkı, oyun, dinleme etkinlikleri ve çocuğunuzun ilgisi paralelindeki her türlü kaynağa erişimini sağlayınız.

7- Çocuğunuzun yabancı dil öğrenme yeterliğine güveniniz ve inanınız. Her sağlıklı birey en az bir yabancı dili ileri derecede öğrenebilir. Sabır, anahtar kelimedir.

8- Her gün yeni kelime kuralını uygulayınız. Üç yaşından sonra çocuğunuzla belirlediğiniz bir video yoluyla günde iki kelime çalışabilirsiniz. Çocuğunuzun kelimeleri hemen tekrar etmesini beklemeyin, ancak eğer kelimenin tekrarı eğlenceli bir şekilde yapılırsa çocuklarınızda bu konuda bir farkındalık oluşacaktır.

9- Çocuğunuzun çizgi filmleri İngilizce duymasını sağlayınız. Eğer bundan çok hoşlanmıyorsa çizgi filmin yarısı Türkçe yarısı İngilizce izlenebilir. Burada hedeflenen sadece çocuğunuzu dile maruz bırakmaktır. Herhangi bir şey yapmanıza gerek yok.

10- İngilizce bilmiyorsanız bile çocuğunuzun heyecanına ortak olabilirsiniz. Sizler için hazırladığımız Öğrenme Kılavuzu yönlendirici olacaktır. Ayrıca internet üzerinden yapacağınız aramalarla temel kelime ve söz kalıplarını çocuğunuzla paylaşabilirsiniz.

11- Çocuğunuzun evde yaptığı eylemleri veya kullandığı eşyaların İngilizcesini ona öğretebilirsiniz. Örneğin; sıcak bir çaya dokunduğunda, “It is hot!” demek veya giysilerini çıkardığında, “Take off your clothes.” gibi ifadeler kullanmak çocuğunuzda İngilizceye karşı farkındalık sağlayacaktır.

12- Çocuğunuzun oyunla öğrendiğini asla zihninizden çıkarmayın. Bildiği beş tane kelime bile olsa bunları oyunla tekrarlayın. Mesela odasında bulunan ve isimlerini bildiğiniz eşyaları bir yere saklayın ve “Bring me the book please.” diyerek kitabı bulmasını sağlayın. Bu, asla sıkılmayacağı bir oyun olduğu için kelimenin İngilizcesini her seferinde duyacaktır. Bu da anlamlı bir tekrar sağlayacaktır.

13- İnternette kolaylıkla bulabileceğiniz İngilizce oyunları çocuğunuzla oynayabilirsiniz. Kendilerini en iyi ifade etme yolu oyun olduğu için çocuğunuzun yaşına göre, “Simon says”, “Who am I?”, What does it have?” türü oyunlar çok keyifli öğrenme ortamları sunabilir.

14- İnternette kolaylıkla bulabileceğiniz İngilizce oyunları çocuğunuzla oynayabilirsiniz. Kendilerini en iyi ifade etme yolu oyun olduğu için çocuğunuzun yaşına göre, “Simon says”, “Who am I?”, What does it have?” türü oyunlar çok keyifli öğrenme ortamları sunabilir.

15- Çocuğunuz yapılan etkinliklerde zorlanıyorsa bu genellikle çocuğunuzun o etkinlikten hoşlanmadığı anlamına gelmez. Tüm oyunları sizin istediğiniz gibi oynamasını beklemeyiniz.

16- Hem sizin hem çocuğunuzun tüm emeklerine ve çabalarına rağmen, çocuğunuz akranlarından belli başlı dil yeterliklerinde geride kalabilir veya öğrenme hızı anlamında daha yavaş ilerleyebilir. Diğer çocukların öğrenme hızı veya başarısı, çocuğunuzun gelişimini takip etmeniz için bir ölçüt değildir. Çocuğunuzu diğer çocuklarla hiçbir şekilde karşılaştırmayınız.

17- İngilizce ifadeleri çocuğunuza söylerken abartılı bir beden dili kullanmanız, çocuğun söz-eylem ilişkisini kurmasını sağlar. Elbise magnetini yapıştırırken “Good morning.”, “Good night.” diyebilirsiniz. Yatak çıkartmasını yapıştırırken “Good night, sleep tight.” ifadesini söyleyebilirsiniz. Önemli olan ifade-eylem ilişkisini kurmaktır.